Bir rüzgâr var, efil efil esiyor içine, her gün.
Bittiği yerde başlıyor, başladığı yerde bitiyor.
Ve sen hâlâ, toprağa neşeyle tohum ekiyorsan,
Pencerenin önündeki fesleğenin başını okşuyorsan,
Gökyüzüne bakıp rûhunu dinginleştiriyorsan,
Bir şarkıyı duyduğun ân gözlerin doluyorsa,
Yaşıyorsun, taşıyorsun, aşıyorsun bu hayâtı!
Damarlarından akan hüznü bile umut bil...
Taşı kaldırdığın o yolda yürü, adım adım.
Ki uçurumlar bastın b'ağrına, dikenler avuçladın.
Bir yitik muştu uğruna yaralandın, bam telinden.
İncecik bir kâğıt kesiği, sızlatabilir mi cânını?