Daha önce hiç gitmediğim bir barda sızmak üzereydim. Her zaman olduğu gibi yalnızdım. Başımı kaldırıp etrafa hiç bakmamıştım o ana kadar. Barmen sürekli içkimi yeniliyor, sanırım benden iyi bir bahşiş koparmaya çalışıyordu. Bir süre etrafı izledikten sonra kalkmaya karar verdim. Bahşişle beraber parayı bırakıp çıktım. Hava soğumuştu, ceketimin önünü kapatıp bir sigara yaktım. Çöp arabası önümde durdu, görevliler inip çöpleri söylenerek topladı. Mutlu olmadıkları her hâllerinden belliydi. Yürümeye devam ettim kar taneleri eşliğinde. Az ileride ana yol üzerinde pazarlık yapan kadınlar gördüm. İçimden hayatın anlamı bu mu? 

Hayat, hayatta kalabilmek için her şeyi yapmak mıydı? Para kazanmak hayatın önüne mi geçiyordu yoksa? Sanırım bunların cevabı benim düşündüklerimden daha derindi. Para kazanmak için sevmediğin işler yapıp sevmediğin yerlerde bulunuyorsun, sonra da bu dünyadan geçip gidiyorsun. İnsan hayatı bu kadar değersiz mi? Küçük bir büfe çıkıyor karşıma, giriyorum içeri soba yanıyor, içerisi sıcacık. İyi akşamlar, diyorum cevap dahi vermiyor adam. Bir viski istiyorum parayı bırakıp viski poşetini alıp çıkıyorum. Köşedeki taksiye biniyorum. Suratıma bile bakmıyor adam, adresi söyleyip dışarıyı izliyorum. Arabayı hızlı ve kontrolsüz sürüyor. Işıklarda yarım düzine aracın karıştığı bir kazayı görüyoruz, polisi görünce mecburen yavaşlıyor. Soldaki kahverengi kapıda ineyim diyorum. Ücreti söylüyor, parayı ödeyip bir şey demeden iniyorum. Kapıyı birkaç denemede açıyorum. Poşeti yere bırakıp ayakkabımı çıkarmaya çalışıyorum, o an yere kapaklanıyorum. Kafamı eşiğe çarpıyorum, canım çok acıyor ama zoraki gözümü açıyorum ve elimi başıma götürüyorum, kanı görüp kendimden geçiyorum. Neyse ki apartman görevlisi Hamdi bey görüp ambulans çağırıyor. Bir ara ambulansta gözümü açıyorum, o sırada beyaz önlüklü bir kadın parmaklarını gösterip “Bu kaç?” diye soruyor. Yüzüne bakıp hayatın anlamı ne, diyorum zorlukla. Kadın “Travma geçiriyor olabilir, hızlan!” diye bağırıyor şoföre. Hayatın kendisi bir travma diyerek uzun ve uyanışı olmayan bir uykuya dalıyorum.