Dostlar,
Acizliğimi maruz görün.
Ruhum sıkışıyor paslı mengeneler arasında.
Günlerin birdirbirinde aynı kapılar açılıp kapanıyor.
Maskeli kahkahalar duyan, beni mutlu sanıyor.
Asıl bir bilseniz dostlar, içim nasıl yanıyor.
Dostlar,
Acizliğimi maruz görün.
Oysa zamana bir hükümdardı yüreğim.
Sallanırdım uçsuz bucaksız seneler arasında.
Tutardım camlarda güz güneşinin sarı ışıklarını,
Güzel kızlarını bu şehrin, sırılsıklam aşıklarını,
Şiirlerin tomurcuğunu, baharın sarmaşıklarını.
Oysa zamana bir hükümdardı yüreğim.
Unutmak yalnızca geçmiş için mümkünmüş dostlar.
Bugün ise öylece gidip geliyor yineler arasında.
Olduğu yerde duruyor mesela tutkun olduğum deniz.
Her gün ancak bir önceki gün kadar temiz.
Aynı gözler, aynı duvarlar, aynı mendebur iz...
Unutmak yalnızca geçmiş için mümkünmüş dostlar.
Dostlar!
Ey hayatın kürek mahkumları!
Çekelim sırtımızda tepinen zamanı!..
Çekelim aynı anda dünü, bugünü, yarını!...
Geçmişi unutmak imkansız
Bugün yaşanacak ne yaşanacaksa
Dostlar
Mutsuzluk! Bu kaderidir bizlerin, yok kaçarı...
Biz, hayatın kürek mahkumları!