Hep erteledik

Ağlayanı duymayı,

Gideni görmeyi,

Kıymet bilmeyi,

Sevmeyi

Yarınımızı bilmeden erteledik.

Geçmişin pişmanlıklarını yarına bedel ettik.

Bugünü ise hiç göremedik,

Kucaklayamadik.

Bir adım dahi atamadık,

Örseledik.

Ziyan oldu her dakikamiz, her saniyemiz

Oysa yarına ertelenecek kadar günümüz var mıydı?

Hep erteledik

Geç kalacağımızı bilmeden,

Zamanımız var mı bilmeden

Hiç bitmeyecek gibi,

Sonu yokmuş gibi bekledik.

Hayallerimize,

Sevdiklerimize,

İyiliğe,

Güzelliğe

Çok geç kaldık.

Farkına da geç vardık

Son görüşler, son gülüşler, son bekleyişler

Son olduğunu bilmeden yaşadığımız her gün bize kırgın.

Yetişemedik kendimize.

Yaşanacak çok şey var diye düşlerken

Yaşamama ihtimalini hep unuttuk.

Tutsak olduk keşkelere.

Vakit gelip de 

Öldüğümüz gün geride var mı iktidar, güç, para? 

Herkes nasıl da birbirine benziyor,

Dünya üzerinde hiç olmadığı kadar.

Zaman dar,

O yakan bir şey biz de onun külleri.

Sonu gelmeden

Yola koyulmanın vakti.