rengini tanımakla başlamalı her şey, solukluğuna ikna olmakla, ışıldayanın sükunet tercihi ile başlamalı. bir gureba evinde sana açılan bir döşek, bütün gezegenlerin yer çekiminden daha kuvvetlidir. olmayanı paylaşmak, yarın demektir. doğacak olan güneş demektir. sınırda karşılıklı tahterevalliye binen çocuklar, duvarların arkasından bu imkanı onlara sağlayan politikacılar... her gözyaşının bir sebebi olmaz, gözünden düşesi gelmiştir, düşer. bir açıklık bulunca penceremden içeri giren oksijen, bazen beni çok mutlu eder. bazen de deli eder. yani temelde devamlı temiz hava almak isteyen biri değilim. özellikle bazı geceler nefes alırken burnum acısın isterim. kaş’ta iki tane ada yapışmış birbirine... gecenin ilk saatleri bizim son saatlerimiz. saçları siyah rengi bir kadın, az sonra kalkacak olan tekneye binecek. karanlıkta, açık denizde, belki buz dağına çarpacak, belki de rüzgara kapılıp uçurtmalara karışacak. ben kıyıda, kumun üstünde, kırık bir sandalyenin ince sarsıntısında yere düşeceğim. kimsenin beni kaldırmasını istemem. düşesim geldi, düştüm... muhtemelen bu yaz da, olağan hüznüyle, olağan sarhoşluğuyla ve olağan yorgunluğuyla sonbaharın kucağına düştü. her mevsimin bir sebebi olmaz...