Herkes aynı akışın içinde sürüklenmiyor mu?

Sizinle birlikte yaşlanmayan bir şey var mı?

Sizin öldüğünüz anda binlerce insan, binlerce

hayvan, binlerce başka varlık daha ölmüyor mu? Madem geri dönemezsiniz, niçin

kaçınıyorsunuz? Bir çok insanların ölmekle,

dertlerinden kurtulduğunu görmüşsünüzdür ama kimsenin ölmekle daha kötü olduğunu gördünüz mü ? Kendi görmediğiniz, başkasından da duymadığınız bir şeye kötü demek ne büyük saflık! Niçin benden ve kaderken yakınıyorsunuz? Size kötülük mü ediyorum ben? diyordu çok sevdiğim üstad Montaigne 'Denemeler' adlı o eşsiz kiabında.


Akıp giden bir hayatımız mevcut, her saniye her dakika ömürden her anımızı yemekte şimdi.

Yaşam garantisi olmayan bir yolculuktur. Sınav üzerine sınavlardan geçeriz bu hayatta.

Tökezlediğimiz her an kalkmasını kendimiz bilmek durumundayızdır, günümüz insanının

düşene bir tekme daha atma sevdasını görmezden gelemeyiz. Kendi kendimize bir dağ, devrilmez bir kale olmasını gerektiğinde bilmeliyiz. Ne ölüm , ne yalnızlık ve hatta kimsesizlik korkutmamalı gözümüzü. Sistemin acımasız olduğunu ve bizi sürekli birileri yada bir şeylerle yarış haline sokmak istediğini aklımızdan çıkartmamalıyız. İçsel bir zenginlik

sistemin dayatttığı ve bizleri adeta yarış atı misali koşturduğu sözüm ona zenginlikten ki

bana göre her anlamda fakirlik olan şeyden çok daha önemlidir. İnsan gerçek bir huzuru ancak

kendi içsel zenginliğinin peşinde koşarak yakalayabilir .


İnsan kendini saran çemberin içinde döner

durur.


Atque in se sua per vestigia volviturn annus. (Virgilius)


O çemberi yıkmakta, o çemberin dışına çıkmakta yalnızca bize aittir.


Devam ediyordu Montaigne; Dünyayı size bırakıp gidenler gibi, siz de başkalarına bırakıp gidin.


Yaşama delicesine anlamlar yükleyipte sonu olan bu hayattan kim sağ salim çıkabilmiş.

Hepimizin sanslı isek karışacağı şey bellidir '' Toprak''


Hayatım boyunca kendime bir anlamda yaşam felsefesi edindiğim şey, hiçbir çamura

bulaşmadan, hiçbir çamurun da bana bulaşmasına müsaade etmeyerek yaşamaktır.

Kötülüğü ve çirkinliği son derece bol olan bu dünyadan ne denli az hasarla hayatta

kalabilirsem benim için o kardır yanıma. Yani önünde sonunda kazanan ölüm olacaktır

hayatta. Yaşam defterimize iyilikleri ve güzellikleri, kötülüklerden ve ahlak dışı

son derece çirkin şeylerden daha çok yazdırmalıyız.


Bir gün ansızın herşey geçip gidecek , herşeyin yine ansızın geçip gittiği ve bittiği gibi.



Denemeler -Edibe Toğaç