bunda senin suçun yok;
o silah orda zaten dolu
o uçurum orada zaten hazır
o ip oranda zaten düğümdü.
doğmuş bulundun yani
milattan sonra bin dokuz yüz seksen sekiz
işte çekilince deniz
içte kan ve kusmuk durulunca
bir karanlıktan yontmuş bulundu ruhun.
önce kalbin inceldi sonra avurtların
sonra seni sen eden çıkmaz.
yokuş koştuğun göğsün
sigara ve zift
sulu olanlarla sonra tanıştın. /tadı berbat/
hepsini denedin tüm tanrıların.
çok kere ibrahim çok kuyu yusuf.
bundan çıkılmazdı ve çıkmadın
orda durulmazdı ve durmadın.
her tepenin ardı başka bir tepe.
her başlangıcın sonu yeni bir abiri sebil.
/biz bu kadar iğrenç kelimeyi ne zaman? /
yav bekleyince de dönüyor dünya
durunca da atıyor kalbinde saliseler
altmışta biri işte ayda bir bölü altı
kuranda denk gelen ayet
hepsini kafanda taşıdın cebir ve terli
sökülünce bu bilmeceli dil
açılınca perde
dinecek sandın kalbinin nal sesleri.
oysa ömrüne teğeli doğduğun tılsım
kaderinin astarı oldu
tanrıların okuması ve yazması yoktur dostum.
yani o silahı orada sen doldurdun
o uçurumu oraya sen koydun
o ipi boynuna sen düğüm ettin.
bunda herkesin suçu var.