Ayın ışığında gizlenir ayak izlerim.
Uluyan çakalların umudu karanlıkta,
Bir ileri, bir geri her adımda
Derinleşen yokluk ruhumda
Toprağın rüzgara karışan hafifliğinde
Sırt sırta bir güvenin imkansızlığı var yüreğimde
Paramparça bir dermansızlık bedenimde
Surlarına tırmanılan bir kalenin çaresizliğiyim
Har olmuş ateşe düşen, bir çift gözyaşıyım
Dindirilmez bir ağrının ilk anlarıyım
Göğsümden kopacak yüreğimin atışları
Dip dibe binalarda bekleşen yalnızlık yığınıyım
Her yığında binlerce düşünce hezeyanıyım
Yatağımın dipsiz kuyusunda bir rüyayım
Rüyada uçuşan dengesiz zenginliğim
Zenginliğin sarhoş ettiği bilincim
Bilincim altında bir bilinç daha
Önemsiz kalan, ekmeğe değişilmiş hakikatim
Salt bağımsız,
Bilincim dışındaki gerçekliğin hükmünde
Yitip giden insanın tekiyim.