İçimden hiçbir şey yapmak gelmiyor. Sadece durmak geliyor. Öylece durmak. Hiçbir şey yapmadan. Belki bir duvarı izlerim uzun uzun, belki halının desenlerini ya da ne bileyim kapatırım gözlerimi öylece durup. Sanki hiçbir şeye mecalim yok, her şeyden elini eteğini çekmiş emekli İhsan Amca gibi hissediyorum. Ölmesine bir kaç gün varmış da o günleri dolduruyormuş gibi... Ne zaman bitecek içimde ki bu his, bilmiyorum. Bazen çok çocuksu düşler kuruyorum, kendimde öyle davranıyorum. Ama içimde bir yerlerde bu yorgun, ağırlaşmış ve de hüzne boğulmuş ihtiyar hep var. Neden bilmiyorum. Belki de çocukken tam çocuk olamadığım içindir. Bazı çocuklar çocuk olmadan büyürler. Sonra büyüyünce arada çocukluk yaparlar ama hemen diğer büyükler tarafından eleştirilirler. Bilmezler ki o hiç çocuk olmamış, olamamış. İşte İhsan Amca ya da diğer adıyla benim gibi insanlar böyleyiz belki de... nedeni budur belki de... Bilmiyorum. Tek bildiğim şuan durmak ve sessizliğime gömülmek istediğim. Yıldızları izlemek güzel olabilirdi ancak hava bunu yapamayacağım kadar soğuk. Belki içimi ısıtacak bir şeyler içsem izleyebilirim. Ama yok ya, ben galiba o kadar halsizim ki ona bile harcayacak enerjim yok. Ben en iyisi halıları ve duvarları izlemeye devam edeyim. Eğer siz de buraya kadar geldiyseniz ve sizin de olan enerjinizi sömürdüysem şimdiden özür dilerim. İyi kalmanız ve iyi olmanız dileklerimle...