İnsan bu, her zaman bekler. Beklemek, ölümün diğer adıdır diyen şair kimdi ya da öyle bir şair var mıydı hatırlayamadım. Ama galiba bu söylenmemiş bir sözdü. Söylediyse de bir daha söylendi :)

Beklemeyi sevmem, beklemenin her türlüsü bana zulüm gibi geliyor.

Hem beklemek zulüm hem de beklentiler zulüm. Bir insanın bir insandan neden beklentisi olur ki? Bekleme, girme beklentiye. Bilmez misin beklentiler üzer. Belki de en iyi sen bilirsin beklentinin ne kadar aptalca olduğunu... Bunca zaman, bunca yıl öğrenemedin mi bunu? Hâlâ akıllanmamış bir deli kuşsun. Bir de derdin ki mavi kuş akıllı.

Mavi kuşun her şeye aklı yeterken bu sevda işlerine aklının yetmemesi de biraz garip değil mi? Ama kime neyi nasıl anlatsın ki :)

Beklentiler üzer, beklemeyin. Ben de bunu biliyorum o yüzden beklentilerimi sadece kendi içimde yaşayıp kendi kendimi üzüyorum. Ne yapayım başka? Beklentilerin üzdüğünü çok küçük yaşta öğrenmiştim aslında ama bir umut işte...

Belki bir gün beklentilerim gerçekleşir, gerçekleşmeli, çünkü gerçekleşmesine ihtiyacım var...

Gerçekleşecek olan beklentilerin şerefine!

Sevgilerle,

Mavi Kuş