Mutluluğun tanımı nedir ya da mutluluk dediğimiz şey sürekli var olan bir his midir? Anlık mıdır? Sürekli midir? Hakkında tam anlamıyla konuşamadığımız bir duygu hakkında ne çok şey düşünüyoruz. "Mutlu musun?" diye soruyorlar, durup düşünüyorsun, beyninden onlarca anı ve durum geçiyor. Sayıyorsun belki kafandan; iyi bir işim var, ailem hayatta, sevdiğim birisi var, param var, dostlarım var. Toplum tarafından kodlanmış mutluluk algısı bundan ibaret olduğu için mutlu sanıyorsun kendini. Gülümsüyorsun, belki de kahvenden bir yudum alıyorsun ve "evet," diye mırıldanıyorsun. "Mutluyum."
Oysa değilsin. Çok paranın olması, seni seven insanların olması tamamen mutlu olmanın formülü değil. Belki hayatta istediğin şeyler bunlar değil, belki sen çok paran olmasındansa bunu zorluklarla başarmak istiyorsun ya da zorluklardan çok sıkıldın her şey kolay olsun istiyorsun. İnsanların sahip olamadığı şeylerden bazılarına ya da hepsine sahip olman seni mutlu bir insan yapmak zorunda mı? Mutluyum demek zorunda mısın? Hayır, değilsin. Sana sadece bunu öğrettiler ve sen de kabullendin. Daha fazlası yok.
Kafanda dönüp duran düşüncelerden habersiz, insanlar duygu durumun hakkında yargıya varıyorlar. "Neden mutsuz olsun ki? İyi bir okulu var, ee sevgili de yapmış..."
Oysa kimse bilmiyor. Gece yatağa yattığında tavana bakarken hani şu hayatı sorguladığın noktada aklından geçenleri. Kimse bilmiyor. Sadece sen biliyorsun. Nefessiz kalıyorsun belki bazen, kalbin ağzına gelmek üzere. Ağlamaya başlıyorsun, saçını yoluyorsun. Saçını o kadar acıtıyorsun ki bir noktadan sonra neden ağladığını unutup sadece canın yanıyor diye ağlıyorsun. Kendine hakim değilsin, bırakmak istiyorsun saçlarını ama sanki sen değil de bir başkası tutup çekiyor saçlarından. Kolların sana ait değil, beynin, duyguların... Terk etmişler seni. Sakinleşince yavaş yavaş ağlayarak uykuya dalıyorsun, bazen de dalamıyorsun. Ama sabah uyandığında mutlu görünmek zorundasın. Mutlusun çünkü, mutsuz olacak ne var?
Toplumun sana dayattığı rol içinde çırpınıyorsun. Biliyorum. Doktora gidip yardım almak istediğinde kafanda sadece acılarının gereksiz olduğu, aslında mutlu olduğun dönüyor. Mutlu olmak zorunda değilsin, hiç olmadın. Hiç kimsenin acısı değersiz değil. Neye üzülürsen üzül. Kimseye mutluluk borcun yok. İyi bak kendine. Kendini sevmeyi öğren, başkaları sen mutlusun dediği için değil gerçekten mutlu hissettiğin için mutlu ol.
Kayra Neşad
2021-02-17T23:40:56+03:00Toplumun dayattığı mutluluk algıları konusunda hak veriyorum size. Bu yüzden kişinin kendi mutluluk formülünü bulması ve bunu yapması daha mantıklı. Onun dışında içten ve samimi bir yazı olmuş, devamını bekliyoruz :))
Serhat Tepe
2021-02-17T23:29:06+03:00İçimizde bir yerde kendi hâlinde dönüp duran duyguları ne güzel dile getirmişsin Doğa... Okurken yaşamı sorgulattı...
Bu arada, önceki yazdıklarını severek okuyan bir dostun olarak özellikle kurgu alanında yeni yazılarını bekliyorum. Ellerine sağlık. ^^