Ah Meryem!

Mecdel kıyılarına çiçek bırak.


Bir daha söyle adımı

Tekrar koy beni rahmine

Herkes gibi insandım!

Ben de İran yükseklerinde

Kanatlı çelikten keyif alır

Yakto’nun suyunu yudumlardım.


Ah Meryem!

Mecdel’in verimli toprağı, kuruyorsun!

Üzülme bize

Bizi resmedecek tüm çağlar

Roma’dan Sicilya’ya

Her yerde duyulacak adımız.

Zenginler servetlerini dökecek

Beni kucağına alışını görmek için.

Bizi çağın en güzel boyaları çizecek

Kuruyorsun!


Gökyüzüne ilk yükselişim

Melekler sıcak kanımı

yudumlarken ağızlarında

Babamın kırbacı çarptı omuzlarına.

Tüm bu kargaşanın,

Tüm bu vahşetin anlamını

Bedenimde hissediyorum.

Ah Meryem!

Mecdel kıyılarında beni bekleme

Ölüm yerini bilirim.


Ah İnsan!

Bıkmazsın yaşamaktan

Nedir ki ölümün kefaleti!

Beni tekrar yaşatabilir mi

Matta’nın tüm meziyetleri?


Şimdi bana soruyorsun ya

“Nereye gidiyorsun Rabbim?”

Enerjim kayboluyor

Güneşte yanmaya gidiyorum.


Ah Meryem!

Mecdel’den bir toprak al

O topraktan bir testi

Gerildiğim yeri

Son bir kez o testiyle sula.