İnce kahve dokuma ceketiyle, Juan, fırtınanın görüşüne mesafe katmasına izin vermiyor. Görünüşüne aldanan onun bir başına, buhrani düşüncelerle birini beklediğine inanabilir. Juan, sık saçlarını yüzüne çarpan kuru otlardan ayırt edemeyecek kadar bitkin bugün. Ne yediğini unutmuş, lokması yarım, dikiliyor. Geçtiği yolların çamuru kurumadan yeniden ıslanıyor. Kahve takımı paçalarına kadar toprakla lekelenmiş, kemeri gevşemiş. Juan, neden gitmiyorsun? Mesain bitti, üşüyorsun. Bugün seni ziyaret eden yarın için yeniden bekletecek. Hürriyetinden fazla ayak gücün varken, yeniden çalışmayı bekliyorsun. 


Yazar notu: Juan, sahibinin bağlamayı unuttuğu bir atın tasviridir.