“Kimi bırakır, neden vazgeçersen,” dedi kalem

“Sana sunulacak o-dur; düşen payına.”

Bilemedi,

denemek istedi, 

Gücü yeter mi bilmeden..

Göğsünde, bir titrek kanat sükûnu: -yâ’nasip-

“Kabuklardan..” diye döküldü suâlsiz cevap..



Ve yorgundu genç

Ner’den düştüğü bilinmeyen kabuklar avucunda;

         Bir portakal…

                Bir deniz..

                       Bir yara.



Gitti kabuklardan geçip

Kabuklardan geçip gitti

Geçip gitti kabuklardan


                       Bir eylül..




Öze ulaştı mı peki? Öznelere? Gizli? Sözde?..

Neyi aramıştı? Ne bulmaklar çekmişti canı..

Kabuktan öte yaradaydı cevap sanki..

Burada bize şair yardım edebilir.

Bir başka sefer’e, belki…


Koparmak lazım kanatmadan,

Kanatları koparmadan pek tabii..




Mirza Şâmil.

2023/Eylül




.