kötü kaderi
bir gece yahut sabaha karşı
sevgilinin ensesinde bir nefesle parçalandı
bilinen tüm doğrular o an için yanlıştı
ve bir rüzgarla küllerinden yeniden doğdu
umut etmeyi unutan kişiler için
yıkılırsa kötü kader
en çok göğsü sancır
öyle oldu sandı
başka bir gün
bir sabah yahut öğle vakti
sevgili kısık sesiyle fırtınalar kopardı
unutulan doğrular kendini hatırlattı
bir an için tertemiz kaderi
koca bir şehri boğar sandı
başına hiç kar düşmedi
yüzüne soğuk vurmadı
belki savrulmadı saçları
o fırtına nasıl da kaldırdı külleri
çarptı suratına...
artık hiçbir güç yeniden doğuramaz
yolu belirsizleştikçe sonu çirkinleşen kaderi
o vakit bu hikayenin bir sonu varsa
kalemini
yalnızca göğsü umut ederken acıyanlar tutar
ta ki mutlu olmaya alışana kadar