Ağlasan balçık tutar toprak gözlerin.
Bereket sakallarında çimlenir.
Kaşlarının ormanına ilkbahar gelmiş midir şimdi?
Teninde engin bir maviliğin sesinin kokusu yankılanıyor mudur?
Bir Akdeniz köpürüyor başımda,
Bir Akdeniz yarılıyor baştan aşağı.
Musa Nuh'un gemisine de binmiş midir?
Dev çınarlar yükseliyor iki omzundan.
Bir imparatorluk rüyası değil gördüğüm.
Tarih ben sana şiir yazayım diye çınlıyor.
Kazıklı Voyvoda geliyor sahneye
Türkan Şoray'ı tutup öpüyor.
Sen, sen adam; Leyla'ya çöl oluyorsun.
Sen adam, karnımda bir döl oluyorsun.
Sen, en çok ben oluyorsun.
Dev gemiler geçiyor kolların üstünden.
İstanbul düşüyor Fatih'e.
Haliç'in boğazı kesiliyor.
Bir anne doğuruyor seni yüreğinden
Atlar üzerinde pehlivan, Bahadır han oluyorsun.
Sokrat savunamaz Platon'un aşkını.
Ölümün ucunda baldıran oluyorsun.
Dev kelimeler büyüyor dilimin ucunda.
Tükürsem yüzüne, şiire şiir katmış olacağım.
Aşklar yağıyor başımıza, hasret günahını abartmış olacağım...
Dev Retrolar geçiyor Merkür'den.
Ki sen, akrep ve başak kadınlarından alabildiğine hoşlanırsın.
Zaman acımasız ama adil.
Dersen ki, " Daha değil."
Dün dolu bulduğunu bu gün boş alırsın.
