Sana umulmadık kederler sunuyorum kalbim.

Ne vakit vazgeçtin?

Umutların, düşlerin,

Ne vakit birikti?

Söyleyemediklerin.

Konuşsaydın ey kalbim?

Bu kadar hüznü, elemi,

Ne vakit yüklendin?


Sana sonsuz bir çöl sunuyorum kalbim.

Toprağı kuma ne vakit dönderdin?

Umutları yeşerten sen değil miydin?

Ne vakit soldu kırdaki çiçeklerin?

Griyi maviye çeviren sen değil miydin?

Ne vakit kaldırıp başını göğe,

Bakmaktan vazgeçtin?


Sana gündelik acılar sunuyorum kalbim.

Bir kuş görse uçan, bir gül görse açan

Değişen ritmini,

8-6 yollarında mı kaybettin?

Ne vakit bıraktın?

Bir ağacın gölgesine gövdeni.

Ne vakit dinlendin ey kalbim?

Bütün bu velveleyi duymadan

Kendi sesini

Ne vakit dinledin?


Sana umulmadık kederler sunuyorum kalbim.

Yükün ağırdır elbet,

Yaşamayı öğrendin.