Ölü ya.da diri
Ama iyi ki
Aranıyor!
Perdenin kemiğiyle anlaştın
Rüzgarın kasığıyla diyorum yani
Sen gülüşün en abartılan şeyi
Gülüşün Mona Lisa’sı
Gülüşün bilmem neyi eksik diye belki
Hep günahkarın sakladığı taşı istemiştin
Sonunda başına bi’ darbe aldın
Derken dizi yara
Derken özgür olacağına inanmış bir adam
Yok pahasına satıldı
Bir çingeneyle sırtında
Çiçeğe ağır gelen kök bendim diyor
Ölü ya-da diri
Ama katı
Bir kadına adımı söyledim ve
O bunu kalbinde kanaviçe özeniyle sakladı
Her batışında yeniden tanıyorum
Bu beni değişik bir üslupla iten toprak
Bu cehennem vaadiyle kandırılmış ateş
Dünyaya sürgün
Bu sürdüğün şey evleri bilmez
Gidip kime diz çöktüyse orası kafir
Ve şunu bil
Kopuk büyümüş bir çiçek
Tüm köklerin misafiridir
Mecliste gece vakti acil toplantılarda
Küçük harflerle geçen bir kanun eklentisiyim ancak
Ne zaman göğe iki parmağımı kaldırsam
Sakatlandım tanrım
Beni vur adlı bir duaya dönüşüyor
Beni değiştir
Yüzünü görecek olurken büründüğüm haram
Yani kemiksiz perdelerin kendi aralarındaki dil
Sıvasız bir evin bayrağı say istersen
Ölü ya, da diri
Ama kefende bir bıçak kadar bakir
Vedat duygun
2022-06-17T01:06:20+03:00Poyraz ve Mısra, yorumlarınız için teşekkür ederim.
Mısra Ergök
2022-06-16T18:17:11+03:00Ölü ya da diri.
Sağlam, ritmi de sağlam bir şiir. Çok beğendim. 👏🏾