Denizin muhafazakar dalgalarının gelgitleri,

O demirden sert suratları ığıl ığıl.

Kum gibi dağılan anlamsız bakışlarım,

Bugün yine ruhuma dikiş dikiş atıldı.


Zaman kanunu'nun mührü ne şerden

intikam yemini ederken, dilinde duran sürmene bıçağıyla.

Gündüzün otoritesi ve gecenin başı buyruk dehlizlerinde arzuladık susmayı çığlıklarca.


Ölse de yaşasa da at artık neye yarar.

Birbirine güveni olmayan ayaklarım,

Rahimden kaçamamış kanlı zıbınıyla.

Günden güne yok oluşlarım gürültülü noktalara.