Söylüyor dünya bana beni

Kessem damarlarımı gidecek yerim yok

Akşamüstlerini boyasız bir de yavşakça durgun

Aynamda bir dehşet yokmuş gibi 

Kalkıp yola yürüyen yolsuzluğu bilecekmiş gibi 

Tüm yaprakları rüzgardan kurtarabilseydim

Anlardınız beni


Bir çerçevededir kışın akşamüstleri

Ve içinde bileklerimi kestikçe ölemediğim 

Bir dehşetin en durgunu 

Çember çizen bir kanı anlamanın korkunç izdüşümleri

Nereye koyarım valizimi hep kayıp 

Ve yolu kim şeritlerle çizdiyse onun vebali 

Onun bir görünmez cinayeti

Benim kimsesiz kimsesizliğim


İnanıyorum rüzgara

İnanıyorum düşsüzlüğe ve boş parklara 

Dilimdeki ağdayı sökemez dünya 

Duramaz bunca istasyon ve bunca yara

Kurşunlanmış vagonların makinisti yok 

Yok ölmüş kuşların mezarları 

Merhemler bir çaput olup bağlanmıyor dallara

Korkuluklara anahtar sürterek iniyorum sokağa

Bu bir dilde savaş çağrısı