Kapısından geçemiyorum şu meçhul ümidin.
Yüzüme vurmuyor bir ışık, kapı aralık bile değil.
Ardından baksam da o uzun yol treninin,
Suskunluğa sığınmakta devâ bulur dilim.
Bilirim, bal diye tattıklarım zehirledi beni.
Kırıklarım tâze hâlâ, ayaklarım gidemiyor ileri.