Sen topraklarıma yabancı memleketim,
Sen bu coğrafyanın umut kokan körpe fidanı,
Yâr, bülbülü andırırsın.
Şakıdıkça gül sesinden nidalar,
Yüreği sızlar bir sevdalının.
Sen umut kokarsın.
Dar gelir zindan hayatım sana.
Vuzuhsuz saksılarıma güneş olur, pencereme dolarsın.
Sen o güneşli balkonda şaibelerimden uzakta da yaşarsın.
Sevdiğim,
Ufuktan sızan afitap gözlerine nazır.
Gözlerinse dudaklarıma dokunduğu vakit,
Kainat vebal olurmuş.
Bu yürekte farz olurmuş ağlamak.
Kıyamet olurmuş yeniden sevmenin korkusu.
Fakat, o Sûr’a çoktan üflemişsin.
Kaçtığım baharım, tutulduğum kışım.
Yedi iklim tek coğrafya seviyorum seni.
Memleket senin adın
Umut kokarsın
Bülbül şakıdıkça gökte onundur yer de.
Sen memleketsin
Bense bir garip gurbet ehli.
Sen yağmursun, sen güneş.
Filizlenmiş yürek
Göğe kucak açmış çiçek
Sen güzel şeylerin adısın
Senin adın sevmek, hep sevmek.
Sen sevmeksin evreni, toprağı, yağmuru.
Memleket gibi sevmeksin.
Çıktığımız yolda hüzmesini eksik etmeyensin.
Sen çocukluk kahkahalarımın sindiği sokaklarım,
terk ettiğim şehirlerin özlemi
Yüreğimde anaçlığımca doğurduğum yuvam.
Karadutum, yaprağım, memleketim.
Güvendiğim dalım, dağımsın sen.