kendine söylemeye çekindiğin doğrulara bakarsan
ve yaşamayı ertelediğin korkuların içinde bile
dinleyecek olursan, çığlıkların içindeyim.
sessizliğim, kederdir; söylediklerim kederdendir.
aniden sesi titreyen kadının yakacağı ağıtta gizliyim.
hiçbir ağıt dindiremez akan kanı, hiçbir gözyaşı getirmez
ben henüz uyanmamışken gece iki on sekizde verilen canı
bize öyle olağan gelirdi ki her şey,
sevmeyi ve üzülmeyi bir de şiir okumayı çok geç öğrendik.
biz dediysem o, içimdeki herkestir.
neden kaybettiklerime ağıt yakmadık anne,
bana neden hiçbir şey öğretmedin?