Karanlığımın arasında görünen aydınlığım,

nasıl da yalnız, masum ve dalgınsın.

Çiçeklerin açmıyor, yorulmuş gibi…

Verdiğin tohumla gübre bekliyor.

Karmaşıklığın çoğaldı hangi yana serpildin?

Söyle kıvrılayım yanına!

Nedir bu çözülmeyen iç acın bilmiyorum ama

Sürekli kurutuyor göz pınarını.

Kalp çarpıntını hissediyorum

 bak genç; duyuyorum demiyorum,

hissediyorum.

Nasıl bir huzur ya da müşterek bir acı,

hangi ikilemdesin canım benim?

Çıkılmaz bir divane oldun yüreğimde,

ağıtlar yakasım geliyor göz bebeğinin içine…