Kavgadan ağzı yüzü kanla dönüp 

Bir de evde dayak yemiş bir hüzün seninkisi

Bulamıyorsun ya

Bir yol kandırmaya kendini..

-en acısı da bu, bil ki..-


Gözleri buluşmuş bir aşkın mahcubiyetini taşıyan 

Kış serçesi kâlbin;

Çiçeklendiremiyor kuru incirleri

Oysa dayandığım duvar olmalıydı

Âh, dizlerin..


Dut görse yetiyor hârı

Dile değmesi ne gerek


Külden için, yirmiden kaç yaşın

Cebinde beş çizik mermi

Nisanın ve gözlerin uğramadığı bu şehirden

“Gidiyorum” diyorsun

Hiç gelmemiş sen..


Gerekliliğine değmeden geçiyor aklımdan

Bazı şeyler diyorum, bu kadar zor olmasaydı

Hangi istasyondasın söyle sen

Omzum harabe bedestenler yüklü, bekliyorsam

Ellerimde sayfalarım ağır, alnım ter, avcum kan..


Her şeyden kaçıyorsam şimdi

Bir kişiye koşamadığım için..



Mirza Şâmil.

Ekim/2023