Hiç kavuşmadığı birini özleyebilir mi insan 

Kavuşur gibi olduğu gözler 

Hiç koklamadığı bir saçı içine çeker mi insan

Sanki bir ormanda yürür gibi

Hiç sevmese güler miydi insan 

Gül bahçesinde gezer gibi

İster miydi kendini bilmeseydi insan

Gül bahçesindeki tek papatyayı

Çabalar içinde bir ruh imkansıza

Gülüşü içinde boğulur durur ruhu anlamsızca 

Bakışlar içinde sanki bir gül bahçesi 

Yanar durur ruh güllerin dikenleri arasında

Kavuşmak isterdi elbet bir gün 

Ne kadar yaralansa da 

Gülüşünden çıkan bir parıltıda 

Açardı o gül bahçesinde ki papatya da 

Yaralansa da ruh güllerin dikenleriyle 

İyileşirdi papatyanın gülüşüyle