Perdeleri çek gözümün önünden,
Ruhumu hissetmeye ihtiyacım var.
Hayır, eller sana zarar vermeyecek.
Sadece dokunmaya ihtiyacım var berfin,
Sesinin tanısında hissettiğin o çocuk,
Senin en derin masumiyetin.
Ruhunda kopan fırtına,
Suskunluğun, sustuğun her bir saniyenin bir bedeli bu sana,
Hisset, hisset ki yaşamak dayanılır bir şehir olsun.
Hayır Berfin, kayıp şehirlerin çocuklarına kimse dokunamadı.
Sen öyle sandın, bu hikaye bu kadar olamaz.
Hikayelerin her zaman devamını hayal etmedik mi?
Hangi tutsaklığın ağırlığıyla kaçıyorsun yüzleşmekten?
Yüzleşmek derin sularda boğulmak mı?
Ben seni aydınlığa çıkaracağım.
Ama elini tutmaya değil, ruhunu ruhumda hissetmeye ihtiyacım var.
Sen kimsin bilmesen de, ben her zaman bileceğim.
Seni duyduğum gibi, beni duyacaksın, sadece bana dokun.
Sana dokunmama o zaman izin vereceksin.
Ben senin hem aydınlığın hem karanlığınım, beni bul. Beni bil.
Bu sana kâfi gelecek tek gerçek.