Bir kaçışım var kendime. (Hoş kendimden başka kaçacak yerim de yok:)Uçan kuşların ardından özgürlüğün peşi sıra.Ben koşarken kuma gömülüyor, esaretimden kalma ayak izlerim. Epey uzaklaşacağım buralardan, siste gizlenecek silüetim.Çölün fırtınasında kaybolacak ayak izlerim işte o zaman kimse hatırlamayacak esir olduğumu. Böylelikle kendim olacağım ki bir kuş kadar yakın olayım göğe. Hoşça kal diyor ve kendime kaçıyorum."Momento mori momento vivere" hayat mottom budur. Unutma yaşıyorsun unutma öleceksin. Hiçbir şey sandığın kadar önemli değil çünkü bir gün sen de öleceksin her canlı gibi ve hiçbir şey de önemsiz değil çünkü sen de yaşıyorsun tıpkı bütün biyolojik algoritmalar gibi... Şöyle düşün biyolojik bir algoritmasın ve beyninin de kendine özgü fonksiyonları var hayatı kavraman da gördüklerini bu fonksiyonlarla algılamana bağlı . Şöyle diyeyim hayattan memnun değilsen beyin fonksiyonlarını geliştir ve görüş çerçeveni olabildiğine genişlet. Gerçekler seni ne kadar mutlu eder bilmem ama gerçeğe yakın olmaktan memnuniyet duyabilirsin. Çünkü bir yerde bir yanlışlık varsa onu düzeltmek için sebeplerin izini sürmek ve olaya etraflıca bakmak gerekir. Bunlar seni sonuca götürmez belki bir şeyleri düzeltemezsin ama sonuca giden yola girmiş olursun. Zorlu süreçlerde olaylar ve kavramlar yığılımlı ilerler. Her şey birbirinden bağımsız durabilir ama sadece sabırlı olman gerekli.