Ne çok anı biriktirdim ne çok ağladım ne çok güldüm ne çok şey başardım ve ne çok şey kaybettim. Aynı anda hem bu hayatı çok sevdim hem de nefret ettim. Şimdi ise soğuk havada elli kiloluk yorganımın altında kendime nasıl da mahcup hissediyorum. Yaptığım ve yaşadığım onca güzel şeyi nasıl da bir anlık kinle hiçe sayıyorum bazen. Sonradan aklım başıma geliyor da etrafıma saçtığım paçavraya dönmüş duygularımı yerlerden toplayıp öpmeye çalışıyorum hızlı hızlı. Kendimi kendime affettirmeye çalışıyorum. En çok kendimi sevmek en çok kendi omzumu öpmek istiyorum aceleyle. Çünkü artık farkettim; bana en çok ben lazımım. Zaten artık birçok şeyi farkediyorum da harekete geçmek zulüm gibi geliyor şimdilerde. Biraz yorgun biraz durgunum. Az biraz da kırgınım kendime. En çok ben yakıyorum canımı. En kötü sözleri ben söylüyorum. En acımasız bakışları kendime atıyorum. Oysaki ben değil miyim en çok lazım olan bana?