Hayatta neler canımızı yakar, nelere üzülürüz, neler bize acı çektirir ya da neden acı çekeriz? Peki, acı çektiğimiz zamanlarda buna tepkimiz ne olur? Nasıl davranırız? Bizi acıtan duyguları ekseriyetle daha çok mu anımsarız yoksa o duygulardan kaçarak mı üstesinden gelmeye çalışırız? 

  Düşünüyorum da insan kendine acı çektirmeye daha yatkın. Onu inciten duyguları sürekli hatırlayarak bu neden oldu, nerede hata yaptım, bunu yapmasam daha iyi olurdu diye düşünerek kendini daha da inciten bir canlı. Kendi kendime kaldığım zamanlar bir olayı sürekli düşünüp sonunda kendimi yargılarken buluyorum. Bunu zamanında yapacaktın, o sözü zamanında söyleyecektin, sen nasıl bir aptalsın gibi. Sahi kendime neden bu kadar acımasız davranıyorum? Aynı durumda bir arkadaşım olduğu zaman hemen yardımına koşuyor, onu can kulağıyla dinliyor ve kendisi aynı cümleleri kurmaya başladığı an ‘sen çok değerlisin, elbette hata yapabilirsin bu çok doğal’ gibi tepkiler veriyorum da iş kendime geldiğinde neden ‘bu hatayı nasıl yaparsın?’ ile başlayıp kendimi suçlayan acımasızca sözler sarf ediyorum? Ben de bir insanım hata yapabilirim demek yerine neden kendi düşen ağlamaz, hak ettin diyorum? 

  Sizin de karşınızdaki insana karşı destekleyici cümleler kurduğunuzu biliyorum. Hiç kimse sevdiği birinin canını acıtıp yangına körükle gitmek istemez nihayetinde. Peki, mühim olan kendi acınıza nasıl tepkiler veriyorsunuz? Kendinizi de üzmekten sakınıyor musunuz karşınızdaki sakındığınız gibi yoksa yaranızı kanatana kadar zorluyor musunuz? Sahi kendimize neden iyi davranmıyoruz? Neden kendimizi kendimizden, ilgimizden ve şefkatimizden mahrum bırakıyoruz?