Her gece biraz daha kirleniyor ciğerlerim.
Bir kedi önümde yatmış,
Sevilmeyi bekliyor.
Kanımın dolaşamadığı damarlarım var.
Uçları gitardan nasır tutmuş,
Tellerle kesilen parmaklarım;
Zifiri bir gecede göğsüme yaslanıyor.
Her nefeste daha çok sıkışıyor ciğerlerim.
Yollar var mesela.
Ayak seslerinin kulaklarımda çınladığı,
Kimsenin birbirine saygı duymadığı sokaklar.
Ötede bağıran bir hurdacı,
Değersizlere değer biçmeye çalışıyor.
Yüzüme çarpan asi rüzgar,
Baharın çiçeklerini kıskanıyor gibi.
Tasasız çocuklar topun peşinde ilk küfürlerini savuruyor.
Her gece biraz daha kirleniyor düşüncelerim.
Yokluk hissiyle emir almaya alışan,
Hayalleri yok olan bir işçi gibiyim.
Kimi zaman da işsizlik,
Bir hayal gibi beliriyor aklımda.
Kazma sallayan madencinin,
Sallamasına sebep patronlarının bağırdığı gibi.
Saygısız insanların,
Saygı duyulmayacak insanlığı gibi.
Yok oluyorum her nefesimde,
Öksürmekten bitap düştüm.
Yarın ne giyeceğimi bilmiyor,
Sabah nasıl uyanacağımı düşünüyorum.
Uykusuz geçen her dakika,
Daha ne kadar yaşayacağımı hatırlatıyor bana.
Kaderimle kavgalı,
Değiştiremeyecek kadar yorgun,
Ve bir o kadar da hissiz kaldım.
Düştüm,
Kalkmak şimdi zor.
Dişlerimin arasında bir ağrı,
Başım duvara yaslanmış.
Düştüm,
Kalkmak şimdi zor.