saç beyazlatan düşüncelerim ve bunları kaldıramayacak bir bünyeye sahibim. hayatımda geriye baktığımda gördüğüm tek şey bu sorgulamalar ve acılar. bir insanın hayatındaki en değerli şey ona en çok acı veren şey olduğunda her faaliyeti ona zarar vermeye başlar. bu konuda genelleme yapmam yanlış hissettiriyor evet ama çoğu insanın böyle bir sorunu olmadığını düşündüğümden dolayı yanlış gelmiyor bir süre sonra. neyse ki insanların düşündüklerini önemsemediğim bir dönemdeyim. genel olarak düşüncelerimi susturamadığım için insanlarla anlaşamıyorum. kafamı susturamadığım zaman etrafımda olan biteni dinlemek benim için hayli zor bir hale geliyor. boş gözlerle insanların karşısında durmak çok samimiyetsiz geliyor fakat bu davranış insanlara kibirli geliyor. amacım bu olmamasına rağmen böyle anlaşılmak beni içten içe üzse de ben artık insanları mutlu etmek için kendimden ödün vermemeye çalışıyorum çünkü hiçbir zaman buna değmiyor ve hayal kırıklığıyla son buluyor benim için. bu konuda hep kendimi suçlu görüyorum beklentilerimi yükselttiğim için. aslında kötü olmaları veya beni bir konsept olarak görmeleri onların suçu ve benim tam tersini düşünmemin nedeni öz saygımın olmaması. kendine saygı ve sevgi göstermeyen birinin başka bir insanın onu seveceğine ve sayacağını düşünmesi realistik gelmiyor. bunu yapan birisi olarak bunun farkında olmak insana çok zarar veriyor. her tanıştığınız insana geçici bir dönem olduğunun farkında olarak yaklaştığınızı düşünürseniz az çok anlayabilirsiniz bu hissi. aslında aynı anda herkesin hem de kimsenin deneyimlemesini istemediğim bir his bu çok karışık bir duygu durum hali yarattığı için insanları yaşam-ölüm ikilemine düşürmesi kaçınılmaz hale geliyor. bu şekilde düşünen kimse aslında hayatını sonlandırmak istemiyor. tek istedikleri şey hayatlarına sıfırdan başlayabilmek ve onları gerçekten anlayan insanlarla olmak veya yaptıkları hataları ve bunlara neden olan insanları hayatlarında olmamış gibi saymak asıl amaçları gibi geliyor bana. bu insanların asıl sorunlarının çözümünün ölüm olduğunu hiç düşünmedim ve düşünmeyeceğim de. hepimizin intihara meyilli olduğu dönemler vardır evet bunu kabul etmeliyiz çünkü insan sorunlarından kurtulmak için tamamen hayatını sonlandırmayı daha cazip görmeye başlar ama aslında o da farkındadır çözümün bu olmadığının ya da çözüm gerçekten buysa bile ben bunu istemiyorum diyebilir bir noktada insan. hayatı sevdiğinden ötürü vesaire değil de elinde hala değiştirebileceği şeyler olduğuna inandığı için. hayatını sonlandırmak kolay değil kimse için. kabullenmiş olsa bile pişman olma korkusu sarar her tarafını ve engelleyemez bu kaygıyı. yaptıktan sonra başarısız olan insan da hayatı boyunca başarısız olduğu o an hep gözünün önüne geldiği için acı çeker hep. başarsaydım ne olacaktı diye düşünür hep ve bunu yapacak insan gelecek planı yapmaz. başarısız olduğunda hayatının herhangi bir anlamı kalmaz aslında çünkü elinde bir hedefi veya hayali kalmaz. hedefi olmayan bir insan sadece varolduğu için yaşar ve anı yaşar fakat iyi bir anlamda değil. sadece var olduğu için yaşar anı. geleceği olmadığı için anı yaşamak zorundadır aslına bakarsak. bu aklına geldikçe acı çekmektedir aslında insan. çözüm bulması da zordur bu durumda birisinin. içten içe bu lanetin onu hayatı boyunca takip edeceğini düşünür fakat bunu göz ardı etmeye karar verir çünkü yoktur çok da seçeneği çünkü istemeden seçmiştir yaşama devam etmeyi. bu karar belki ona bir süre zarar verecektir ama en nihayetinde bunu atlatıp bakış açısı değişecektir. bu değişimin insan üzerinde yaptığı etki ve süre kişiye bağlı olarak değişir tabii. zaten bu yazıda genel olarak kendi tecrübelerimden veya hislerimden baz alarak yazıyorum. benim için geçerli olan bir şey başkası için geçerli olmayabilir, bu çok normal. böyle bir dil kullanmamın nedeni okuyan insanlara yukarıdan bakmak değil kesinlikle. bu yazılar kafamın içinden geçen şeyleri dışarıya vurabildiğim en iyi format olduğu için genellikle duygularım hakkında yazıyorum. herhangi bir edebi beklentim vesaire yok, sadece benim yazdığımı okuyan insanların hislerini yansıtabilmek amacım.