Duvarda asılı duran altın rengi çerçeveli ayna,

Geçmişimden izler gösteriyor bana.

Küçüklüğümde benliğimden yırtılmış bir beni gösteriyor,

Karşılaştığım bu manzara, insanın içine bir kor gibi düşüyor.


Düzeltemeyeceğim şeylerin peşinden sürekli koştuğum her şeyi bırakıyorum,

Sadece geçen zamanda kendime kattığım şeylerin ne olduğuyla ilgilenmek istiyorum.

Silkelenip attığım şeylerin son damlası, anlımdan akan ter gibi aksın,

İlgili olan her şey ortadan kalksın, geçmişe bir perde değil, balyoz gibi insin içime. 


Karanlıkta saklı duyguları tesviye edemiyorum,

Vurulan her yer, yanlış yer olduğu bariz bir sancı veriyor.

Kalbimdeki yara izleri anılarına mühürlenmiş, 

Gözlerimdeki yaşlar hala bu acının tanığıdır çocukluğum.