Çok kirli sokaklar gördüm,

Çocukluğunda oynadığı parklardaki gibi,

oynadığı zehirli kumları..

Veda ettiği çocukluğunu,

yanlış sokaklarda arayanları.


Çok kirlenmiş çocukluk gördüm,

masumiyetini kuma benzer bir renkle,

yıkamaya çalışanları..

Ama herkes bilir,

eroinin,

yakılınca karardığını.


Kirlenmiş ve dökülmüş dişler gördüm,

gülüşüne çoktan veda etmeye hazırlanan..

Gülümsememeyi öğrenmiş,

ağlamayı unutan.


Terk edilmiş evler gördüm,

sadece canından vazgeçmişlerin,

girmeye cesaret edebildiği..

İçindekilere alışkın olduğundan,

cam kırıklarına aldırış etmeyen bedenleri.


Sahtekar satıcılar gördüm,

kendini kurtarmak için,

masumları fişleyen.

Karanlığın üzerlerine çok yakıştığı,

kendi yanmadan,

dokunanı cehennemine çeken.


Çok farklı taksici gördüm,

hepsinin yokuşlardan şikayet ettiği..

Beklemekten yorulmuş,

kimisinin para bile almadan terk edişlerini.


Namuslu torbacılar gördüm,

kazanmamayı göze almış,

bir canı kurtarmaya çalışan.

Kimsenin girmediği çıkmaz sokaklara,

bir merdiven dayayıp, yol göstermeye çalışan.


Çok iyi dostlar gördüm,

arkasını döndüğünde ateş eden.

Farklı boşlukları,

ortak bir kirle doldurmak için debelenen.

Kaderleri farklı olup,

yolları ölümde kesişen.


Unutulmuş bir çatı katı gördüm,

üst kata çıkmaya cesaret edemeyen bir anneyi.

Ruhu kadar asla kirlenemeyeceği için,

odasını temizlemek istemeyen bir şairi.


Hepsinde çürümüş bedenler gördüm,

nefes alabilmekte güçlük çeken,

ama bir türlü ölemeyen..

Her gününe ölümü davet edip,

sonu bekleyen.


(25 Temmuz 2023, 15:50)