oynardık kaygısızca yatağında gideğenin
demirden göverdi umutlar
pasından pul yaptık yanaklarımıza, kızıl
süsü kendindendi, kendisiydi
kırmızıyı bir de damarlarımızdan dökülürken sevdik
çünkü kanın gelmesi hastalığın mukaddimesidir
tattık umutların meyvasını
vurdu ha vurdu, gözüm kaldı geçmişimde
çamurun mazotun ve tanrıların kokusunu sevdik bir de
çabaladık ve belledik bize yük olmak istemiyeni
kimimize düştü ne paylar
ıslanmayan acının kokusundan ne anlarsın ki