her insan farklı bir kitaptır ve ne kadar çok kitap okursan o kadar çok bilirsin ya, ne kadar çok insan tanırsan da böyledir bu. çünkü ikili ilişkiler bizlere çok şey öğretir. sevmeyi de ihaneti de bu ilişkilerden öğrenir, bununla yoğruluruz fakat öğrendiklerimiz bazen iyi ve kötü arasında bir tarafa o kadar çok hizmet eder ki insanların hepsini aynı beller öyle devam ederiz hayatıma.


defalarca kez aldatılmış bir kadın veya adam için diğer tüm karşı cinsleri de geçmişindekiler gibi sadakatsiz ve acımasızdır. dünyanın böyle olmadığına inanmaya o kadar ihtiyacı vardır ki o kişinin, birisi gelsin de ''bak ben buradayım, herkes düşündüğün gibi değil.'' desin diye bekler.


ve bu yaralarla dolu insan o kadar şanslıdır ki bir gün birisi girer hayatına; tüm dünya rengarenk bir hale bürünürken, sokaktaki her kedi daha çekicidir artık. her gökyüzüne baktığında sarhoş olacak gibi olur. ben de aynen böyle oldum işte zamanında. birisi nasıl bu kadar etkiler ki hayatımı diye düşünürken ve o kitabı okurken aşık olmuşsundur. evet dersin bu o, hiçbir şeyin ondan sonra aynı olmayacağını bilir ve her şeyini de o kişiye adarsın. onun yüklerini alır atarsın sırtına, ne kadar zorlandığının ve mücadele verdiğinin bir önemi yoktur çünkü sen aşık olmuşsundur artık.


tüm ihtimallerin ucu ucuna seni ayakta tuttuğu yetmezmiş gibi her şeyin ile sevdiğin insanla bir ilişki yaşarken bir anda tepe taklak olur her şey. bir bakarsın o da geçmişte sana acı verenlerle aynıymış aslında, sen aptal gibi daha önce okuduğun kitabın çok benzerini almışsın eline de, en sonunda fark etmişsin tıpkı öncekiler gibi olduğunu. sonra daha da fazla küsersin hayata. bu döngü kırılacak sanmayı umut edecek kadar ahmaksan eğer yine birinin hayatına girmesini ve her şeyi harikulade yapmasını beklersin. ya da küsersin herkese ve her şeye. bazen bazı şeyler böyle olur çünkü, tıpkı bana olduğu gibi.