Bak işte bir adam geçiyor kalabalık sokaktan
Elleri ceplerinde.
Bir türlü anlayamadığı hayata inatla
Bir de kadın geçiyor sokaktan
Saçları kendi rüzgârında savrularak.
Alıyor yıllarca kimseye uyduramadığı müziği
Belinin kıvrımından
Bir sancı olarak bırakıyor sokağa.
Sonra adamın ıslığı yarım kalıyor rüzgârda,
Çiçekli balkonda bir ses daha
Bir isyan belki bir hüzün
Kahkaha ile bağırma arası
Bir kadın sesi…
Karşı pencerede bir adamı harcamış çoktan
Koymuş saksının dibine külünü.
Bak işte!
Bir müzisyen geçiyor sokaktan,
Alıyor tüm hüzünleri masadan,
Karıştırıyor bir aşk güftesinde
Neşeli bir besteye
Ve son cümlesini söylüyor
Mahallenin en güzel yaşlı kadını
Aşk hükmünü unutturmuş çoktan,
Selam olsun aşk ile yaratan.
Selçuk Ceyhan