Bu duvarlardan sıkıldım

Ters yönlerde geziyorum biraz 

İstiyorum kapanmasını gözlerimin 

İstiyorum bir sandal olmak 

İstiyorum bir sandalın su olmasını 

Bir söz niçin yaşar durur biliyorum 

Bir sözler niçin büyür durur? 


Dar geçitlere giriyorum

Açık pencerelerin önünde demir parmaklıklar 

Gizli bakıyorum ev içlerine

Gizli yürüyorum duvar diplerinde


Tökezleyince, eski tınılar doluyor ruhuma

Bir zamanlar çok soru sorardım 

Artık yalnızca bakıyorum sana

Artık sarsınca dünya beni, bakakalıyorum 

Konuşmak gelmiyor aklıma 


Burada konuşacağım

Perdeleri avuçlayıp koparttığım bu

Parmaklıkları bir erkek gibi yerinden oynattığım

Adımları saymayı bıraktığım bu 

Burda, ambalajsız akşamlarda


Cevapsız çağrılarla aranmaya ve

Susan telefonlara 

Birtakım kaygılara

Sessiz akşam çaylarına ve tanıdık suratlara

Su olup katılıyorum 

Karışıyorum sandala

Sen ol dediğinde 

Ahşap can bulmuşçasına


Akıp gidiyor dünya bir radyoda