Kahır az önceki topraklara ait

Sırası gelince her nehir elbet akacak

Kendini paralayanın mezarı ağacın gölgesindedir

Ayrıca bura Beytüllahim değil

Burada hiçbir çocuk umuda doğmaz

Her biri bir çilenin aksanıdır

Yalnız yaşar tepelerin orta yerinde

Hem huzur senin ne haddine

Benim ne haddime

Öyle değil midir hem

Doğarken atılan çığlık bir ömre mukaddime

Portreleri toplayalım artık duvardan 

Yüzler eskidi

Akislerinde sade bir veryansın

Eskimiş mektuplar bile 

Artık eskimeyen utansın 

Tekrar tekrar söyler dururum 

Bura Beytüllahim değil 

Bizim ocaklarımız incir bahçesidir

Ne kağıt toplayan çocukların hatırasıdır

Ne nefretle bir küfür savurmanın

Bura umduğun yer değil 

Bültenlere benzemez, kan burada kırmızı akar