Tanrımızdır bizim o
Sığındık ona umutsuz bir günde
Anladı bizi, duydu dileklerimizi
O parlaklığa biz ise karanlığa hapsolmuştuk.
Ben, melek ve Tanrı’ydık bu dağda
Diyarların heybeti yerle gök kadardı.
Elma yerken görüldüm ağacın en tepesinde
Utanmaz kâfir ilan edildim göklerde
Çivilediler beni ağacın köklü neşesine
Bir meleğin iyiliğine şahit olmak istemezken
İyilik adına taşladılar bataklıkta
Beyaz saçlarını aldılar elinden bağırırken
Ve...
Ve Tanrı yalnız kaldı
Ve Tanrı yalnız kaldı en sonunda
Ve Tanrı iyiliğin kurbanlığına kendini adadı en sonunda