●○Cahil bir gurur içinde yüzmemeliyim. Aydın bir kişi gibi nedenlerini bilerek öğünmeliyim kendimle.

●○Ben bir şeyin taklidiydim; fakat, aslımı bile doğru dürüst öğrenememiştim.

●○Bu yüzden insan, duyduğu şeyleri söyleyen insanların kültürüne güvenemiyordu.

●○Kendimi kendime saklıyordum

●○Her yerde, bir fotoğrafın sessizliği vardı.

●○Ben yalnızlığı istemekle suçlanıp yalnızlığa mahkum edildim.

●○Kimsenin gözünde, anlattıklarımın yansımasını göremiyorum, artık?

●○Mezhepler de dinin şubeleriydi.

●○Neden kurban edildiklerini bilmeyenleri, kötülüğün yeryüzündeki temsilcileri olarak görüyorlardı.

●○Şu 'filân' sözünü, basit duygululuklarımı gizlemek için kullandığım gibi filân.

●○Acaba senin de bilinçaltın var mıydı babacığım? Bana öyle geliyor ki sizin zamanınızda böyle şeyler icad edilmemişti. Sanki Osmanlıların böyle huyları yoktu gibi geliyor bana. Senin fesli ve redingotlu resimlerini gözümün önüne getiriyorum da, bu görüntüyle 'varoluşçu bir bunalımı' yan yana düşünemiyorum doğrusu.

●○Tanımlayamadığım, bir ad veremediğim duygular yüzünden ne kadar üzülmüştük.