Oturdum, ömrümün vîrâne köşesine. Sığamıyorum. Nefesim, bıçakla doğranıyor. Kalbimde bir çarpıntı! Upuzun bir yol koşmuşum gibi. Perdenin rüzgârda havalanışını izliyorum. Gözlerimin önünden geçen sanrıları, ellerimle tutmaya çalışıyorum. Kayboluyor. Avuçlarım, ağlıyor; sözlerim, küsüyor.

Vakit, aydınlık. Ben, karanlığım.

Ânım, cânıma muhtaç. Cânım, ânıma mıhlı...