ellerimi ovalıyordum soğuktan
yağmur da yağıyordu,
vücudum ıslak...
sadece ayrıntıları görüyorum
yağmur suyu kanalı mesela,
ne bileyim,
belediye otobüsü de kırmızı ışıkta durmadı.
gereksiz, gündelik,
ihtiyaç duyulmayan ayrıntılar.
evime geldim, yemeğimi yedim, oturdum.
çay içtim televizyon izledim
arkadaşlar geldi, cigara döndük!
saçma sapan geyikler avladık
üşüdük de biraz.
havalar soğuk,
kışa gireli ay olmuş
bu gün karda bekleniyormuş!
çokta umurumdaydı sanki,
sanki dışarıya çıkıp kar topu mu oynayacağız?
ne bileyim,kardan adam falan mı yapacağız?
bu gün de geçti,
yarın da geçecek
günler her gün geçecek!
birileri giderken,
birileri gelecek.
sonsuz bir denklem içinde
bu kısır döngü dönecek.
bilmem, anlatabildim mi?
burada sen yoksun,
renksiz ve donuk
bomboş bıraktın!