Oyalandığımı farkettim, küçük neşeleri uzun süreli uykulara dönüştürüp dondurarak sabaha taşındığımı. Birlikte geçirdiğim süre boyunca, hep bir gün sonrasına erteledim kendimi, dinlemek için; çünkü haricimden bir dağ var, önümde, kurduğu bağları asla koparamayan, hareketsiz bir seyyahım, durağan ve hiçbir detayı değişmeyen bir yolda. Sadece küçük ve anlık neşeler... Küçük küçük oyalanmalar. Geceye akmayı her şeyden daha çok seviyorum ve aynı anda yüzden fazla farklı yerdeyim, yüzden fazla çehreyle ve binlerce algıyla dolanığım. Hiçbir şeyi ekmiyorum yalnızca kazıyorum. Yalnızca kazıyorum kendimi zamandan. Hiçbir şey sürekli değil içimde.