Bir mezar dolusu toprak var ağzımda 

İçinde sözlerin ölü bedenleri

Dişlerimin her biri 

Üzerine kapkara yalanlar yazılmış 

Bir mezar taşı aslında

Kimsesizlerin birbirine sokulup

Etin kemiğe yapışıp donduğu gece

Eşiğinde kuş beslediğim pencere

Veyahut caddelerinde çığlıklar kopan 

Yıkık dökük bir köprüdür umudum

Ruhuna serçeler çizilmiş

Küskün hepsi, hepsi vedacı

Sıska dalların yaprakları 

Ölüm orucunda şimdi

Hepsi giyinip kuşanıp 

Zarların atıldığı uçurumlarda

Sabahın bitip tükenmeyen 

Yıkık duvarların oyuntularına

Dolmasını bekliyorlar öfkenin

Bense öyle hiçbir şey yapmadan

Ay ışığını doldurup cebime 

Tozarım dehlizinde diplerin

Diplerin dilini konuşup 

Türküsünü okurum da

Sense öyle hiçbir şey anlamadan 

Ağzımda uyanan ölülerle 

Şarap ile umuduma 

Dallarımda kuşlara 

Yabancısın ...



Resim: The Earth Below

Ressam: Christer Karlstad