Kör karanlık bir kuyu içerisinde yolunu bulmaya çalışan kertenkele kadar kaybolmuştum. Anımsa. Elmanın ilk ısırığı her zaman lezzetli gelir, geri kalanı toprak çiğnemekle eş değerdir. Bir gün nefesini içine çektiğinde soluduğun havayı son kez vereceksin. Doğduğunda ilk aldığın nefeste ise ciğerlerin yandığı için ağlamıştın. Hava bir elma değildi. Acımasızdı, sertti. Ta ki son ana kadar. Son anda ise merhametliydi. Son nefesini elmanın ilk ısırığı gibi tadarsın. Sadece bir kereliğine nefes vermenin ne olduğunu anlarsın. Aldığın tat seni karanlığa, uzağa, çok uzağa götürecek. Milyonlarca dipsiz kuyudan birinin içinde olacaksın. Bir sürüngen gibi kuyunun soğukluğunda yaşayacaksın. Asla yağmur görmeyeceksin. Sadece karanlığa bakacaksın. Karanlığın içinde soğuk taşların arasında nefes alacaksın. Soğuk bir nefes alıp sıcak bir nefes vereceksin.