Canının yanacağını bile bile uzatmış insan ellerini ateşe. Kalbini ısıtmak istemiş ama elleri yanmış. Saçlarını itmiş kulağının ardına, kaba ve nasırlı elleriyle silmiş gözyaşlarını. Kırıklarının geçeceğini, yaralarının iyileşeceğini düşünmüyormuş da ama... Bilmiyormuş. Zaten her şeyini kaybetmiş insanların canının yanabileceğini bilmiyormuş. Sabaha karşıymış ya da öğle saati belki. Uzun zaman sonra arzulamış insan. Mutluluğu arzulamış. Bi' masalda olmak istemiş. Sevdiği saçlarını okşasın ve yalanlar söylesin istemiş. Yalan olduğunu bile bile ona kanmak istemiş. Yine parmak uçları sırtından karnına kanlı bir yol çizsin istemiş.
Üstesinden gelemediğim her şeyi hayat ardı ettim. Çünkü sen gözlerini kırptın, derin bir nefes aldın, kalbin göğsündeki dudaklarıma değdi. Ellerimin yanabileceğini biliyordum. Ellerimi ateşe uzatmamam gerektiğini öğrendim. Öğrettin. Ateşi parmak uçlarında, nefesinde, dudak kenarlarında, çok sevdiğim kirpik diplerinde, sağ kaburganda, omuzlarında taşıdığını bilmeden, kendi avuç içlerinle kalbime yerleştirdiğini dünya hesabına katmadan...
Dünya korkutucu. Yeşerttiğin papatyaları korumalısın. Bugün, baş ucumda olmadığını bilerek uyandım.
Motheroflilith
Lavande"1
130721/15.26