ilk kez sevdiğim bir şeyi kaybettiğimde

ya 4 yaşındaydım ya da 5

kaybettiğimi biliyordum,

bir daha bulamayacaktım belki evet

ama sonsuzluğun içinde

bir hiçe dönüşeceğini düşünmemiştim.


ilk kez sevdiğim bir şeyi gömdüğümde

ya 4 yaşındaydım ya da 5.

gömülünce yerin dibine

iyileşir,

ruhu dinlenir,

sonra da bir yolunu bulup

yanıma gelir sanmıştım.

ama sonsuzluğun içinde

bir hiçe dönüşeceğini düşünmemiştim.


ilk kez sevdiğim bir şey benden çalındığında,

çocuk kalbimde bir leke hissettim.

görülecek kadar büyük değildi ama

kendini hissettirmekten hiç çekinmemişti.


işte 4 yaşından beri,

bilemedin 5…

o lekenin büyümemesi için

ne yaptıysam, olmadı.

büyükçe büyüdü,

pençeleri bile var artık,

kocaman dev ayakları.

utanmazlığın simgesidir şen kahkahası.

tırmalardı başlarda sesi kulaklarımı,

şimdilerde en sevdiğim şarkı.

gözlerine bakınca donarsın

ruhunun aynasından korkuyorsan.

gözlerine bakınca anlarsın,

içinde ne varsa dışındadır aslında,

ve leke sadece ışık tutar sana.


boşuna suçu ona atmaya çalışma.


ama o tütün kokan nefesi yok mu

en çok o bulandırıyor midemi.


işte 4 yaşından beri,

bilemedin 5…

kaybettiğim her şeyin

yaşayan intikamı olan bir lekeyle beraberim.