elimde kaktüs kalem var

önümde renkli kağıtlar, kokulu mumlar

bak bir de şeker kağıtlarından yapılmış gazete var

üçüncü sayfasına gözüm çarptı

çarpıcı bir haber var

maltepe parkı'nda bir ağacı vurmuşlar on iki el ateş ederek

ağaç da tanıdık ha, oturup sohbet etmişliğimiz var

aklıma geldi

ağacın kaderi tekerrürden ibarettir

anlattığı bir hikaye var

haziranın on ikisinde çocuğun teki kızı vurmuş ağacın altında, tam dudağının ortasından

kızın donup kalması var, çocuğun hep gitmesi

ağaç ölmüş şimdi hatırasında çikolatalı pasta var

zamanında oturup ağlamıştık ağaçla

kız vuruldu diye

şimdi tek başıma ağlıyorum

kızı vurdun diyelim, ağacı öldürmeye ne hakkın var