Binalar mı bana dik

Ben mi binalara paralel

Paralelimde bir şeyler oluyor kesin

Benimle sonsuza uzanan

Ama hiç çakışamayacağım noktamda

Çok şeyler oluyor kesin


Düşüncem çarpık kentleşiyor

Ne yapsam alınmıyor önü

Gökdeleneler içinde, göğe hiç acımayanlar

Ve göğün altında ezilen gecekondu dilberleri


Yırtılmış maksem

Bütün yamamalar geçer terziliğimden

Geçerim yırtık maskenin ardına

Dünyada takılmamış maske var mıdır

Üst üste takılmışı bile vardır


Simetriğimle birbirimize katlanıp denk gelemiyoruz

Katlandıkça katlanıyoruz

En son kağıttan bir gemi yaptı beni

O da deniz oldu yine denk gelemedik

Ben, rüzgarda savrulan kağıttan bir gemi

O, nehirlerden katlanan bir deniz

Biz kimin dengiyiz

Birbirimizin değilsek

Yalan söylüyorsa geometri

Ayna da kim

Denizin ortasında susuzluktan ölebiliyorsam

Ki biliyorum

Rüzgâr beni savurabiliyorsa

Ki biliyor

Kim yırttı maskemi

Denize tuz karıştıranı tanıyor olmalı

Işık ve yanılgı

Besler birbirini


İçtiğim su göğsümde birikir

Döner bakarım bir yansıma

Döner bakar bir yansımayım

İkimizden biri dalgalı

Ikimizden biri gümrah

Bardak diplerinde sabahı bekleyen çaydan daha uyanığım

Ama yıkayamam

Bu parlaklığa biraz zeval gelmeli

Fotoğraflar en çok gece eskir

Bardaklar en çok gece sararır


Postmodern geleneğim yıkılır

Yerine daha post

Afedersiniz geleneksel

Afedersiniz modern

Ederseniz nefes alır putlarım

Korkma ibrahim

Baltan henüz keskindir

Sanat yontar baltan postmodern geleneğimden

Afedersiniz puttan


Ateşle aramdan çekil

Kül olmayı çok görme bana

Nefesle aramdan çekil

Kıvılcımı gözlerinden devir

Ellerine

Sonra ateşle beni başbaşa bırak

Ben yanayım o seyretsin

Bir delişmen rüzgar ayırsın bizi

Ben söneyim o seyretsin

Akışkan su ve buz

Aynı yolun yolcusudur

Ateş sürülür atmosfere

Buz söndürür beni

Aynı döngüde hep ileri


Döngüyü yoldan çıkarıyorum

Demir çağından bahsediyorum

Ağzımda metal tadı

Antik yunan deyince

Eskiyor dilim

Döngüyü bu günden sıyırıyorum

Düzen midir nedir ona sığınıyorum


Ağlayabilen bir makineyim ben

Seni görünce gevşer bir civatam

Gelir sıkarlar

Gözyaşlarımdan paslanmış parçalarımı

Değiştirirler

Tüketimin mağlubuyuz

Tüketmek bizi tüketiyor

Biz tüketmeyi tüketemiyoruz

Bir gıcırdamak değer sesime

Eskimenin mucizesi

İş görmezliğin eşsiz mağlupluğu

Bildin mi

Bütün civatalarımın isyan edip beni paramparça edeceği günü

Bildin mi

Gönlümce ağlayıp çürümenin zevkine varacağım günü

Bildin mi

O maskeli baloda yırtık maskemden beni

Bildinse söyle

Böyle dünyaya şiir getirilir mi